3 Kasım 2021 Çarşamba

 Kimi zaman çiçeklerimle aramızda sessiz bir bağ, bir iletişim olduğu duygusuna kapılıyorum.

Son bir buçuk hafta içinde, annemin hastalığı, annem için koştururken kendimi kaptırınca benim hastalanmam, Yaşar'ın keyifsizliği derken dış dünyada olup bitenler, ülkemin komaya sokulması falan büyük bir moral çöküşü yarattı bende.
Hiç tadım tuzum yoktu.
Ama bu kaktüs, bu muhteşem varlık kimbilir kaçıncı kez, dokuz mudur, on mudur, sayamadım, böyle açmaya yeltenince; hem de kasımda, kışa girmişken, içimdeki yaşama sevincini yeniden canlandırdı.
İlk bahardan beri dur durak bilmedi, açtı.
Büyülü gibi...
Ne zaman kararıp kalsam, ne zaman kararıp kalsak, ucundan kıyısından güneşi yakalayıveriyouz.
Yaşar da ben de sabah sabah neşelendik işte.
Sevgili dostlarım, içinizdeki neşeye, yüreğinizdeki güneşe mukayyet olun ha...
Umudunuz, aydınlığınız hiç eksilmesin.

DÜNDEN BUGÜNDEN

  Teyzeminkiyle aynı kumaştan diktirdikleri gökkuşağı renklerindeki yanar döner basma entarimin kirlenmesine aldırmadan, avluda bir köşeye ç...