Aldığı oy oranları belli. CHP’ye yansıdığında, hadi, olsun
da binde 20 olsun. Hadi biraz daha abartayım yüzde bir olsun.
CHP tek başına iktidar olmaz ama Perinçek pazarlık yaparak
alacağı üç-beş kişiyi meclise sokar.
Yapacağı ilk iş de AKP ile artık gizliliğe gerek duymadan
yapacağı ittifaklarla CHP’ye çelme takmak olur.
"Bu ne olursa olsun AKP gitsin." meselesi değil. Anlamadınız
mı?
CHP üzerinden meclise adım atabilme meselesi.
AKP’nin ekmeğine yağ süren entrikalar çevirirken, CHP’li
vekilleri tırtıklamaya çabalarken, CHP içindenmiş gibi davranan insanlarla
yoğun bir CHP karalaması yürütürken aklı neredeydi?
30 yıldır binde biri bile geçemeyen Perinçek provokasyon
yapma peşinde.
Gücün varsa yüzde üçü-beşi veya fazlasını zorlarsın.
Teklif gelecek, CHP reddedecek, CHP seçmenine oynanacak.
Denecek ki
"Bakın biz birleşelim dedik CHP - Kılıçdaroğlu kabul
etmedi. Bunların AKP ile bir derdi yok."
Oysa cümle âlem bilmekte ki Perinçek, daha cezaevinden
çıkmadan, RTE ile başta Kılıçdaroğlu'nu devirmek olmak üzere, bazı konularda
ittifak yaptı.
Ben söylemiyorum. İçerden yazdığı yazılar orada, aydınlık
arşivinde duruyor. Titiz bir çalışmaya bile gerek yok. Satır aralarını okumak
yeter.
Gezi olaylarının RTE'yi devirmeye yönelik olduğunu yazdığı
yazı mesela. Bu yazıyla tek tük de olsa meydanlara inen genç taraftarları
anında meydanları terk ettiler.
Samimi olarak birleşmeyi istemek başka, bu adamın ne yapmaya
çalıştığını görmemek başka.
Kılıçdaroğlu'nun memleketi, mezhebi vb. üzerinden yapılan
siyaseti görmezden gelmek, yok saymak, bu zihniyetle işbirliği yaparak meclise CHP
sırtından adam sokmalarına yardım etmek akla ziyan işler.
Ömrüm bu adamın ayak oyunlarını izlemekle geçti. Kendini solda
ifade eden herkes de aynı şeyleri gördü. Ve asla Perinçek’e güvenilmedi.
Özellikle sosyalistlerin, sosyalist gençlerin Türkiye’de
solun tarihini iyi öğrenmeleri gerek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder