İÇİMİ DÖKÜYORUM.
Bu fotoğraflar Alanya Kalesindeki Süleyman Camiine ait. Aslında Alaaddin Keykubat zamanında yapılmış 1231 yılında. Yani Türklerin Anadolu'da yapmış oldukları ilk camilerden biri. 16. Yüzyılda Kanuni'nin emriyle restore edildiği için Süleyman Camii diye anılıyor.
"Eee, ne olmuş?" diyebilirsiniz. 1000 yıllık camiin minaresine, avlusunda bir köşeye yapılmış (altıncı resim) derme çatma İmam lojmanına baktığınızda anlarsınız ne olduğunu...
Bin yıllık bu eser hala... İbadete açık. Çok iyi dayanmış zamana.
Ancak günümüzdeki sorumsuzluğa dayanamayacağı kesin.
İlk gittiğimizde durum daha da berbattı.
Örneğin imam efendinin televizyon anteni minaredeydi.
Alanya'ya merkezi ezan yayını yapmak için gerekli verici minaredeydi.
Bir de baz istasyonu olduğunu sandığım bir nesne daha vardı. Oysa minarenin az ötesine bir direk dikilir, tepesine o vericiler konabilirdi.
Kale bir tepenin zirvesinde. Alanya tepenin eteklerinde. Anten yere konsa gene olur. Ama hayır, bin yıllık minareye çivilerle, matkaplarla, vidalarla girişeceksin ki tadı çıksın.
Avluda neredeyse 40 metrelik bir hortum yılan gibi salınmış, duruyor. Yerlisi yabancısı, turistler üstünden atlayarak geçmekte.
Avluda bir de sarnıç var. Sarnıç zemin altında... Üstünde İmamın sandığı sepeti vb.
Önce imama sorduk durumu. Minaredeki kıyımı kendince haklı çıkmaya çabalayarak anlattı. Sözüm ona tüm kalede sadece bu minarede verici çalışmış. Ama ben sordukça panikliyordu.
Her açıdan fotoğraf çektim.
Elim nereye ve kime ulaşıyorsa, kaymakam, vali, Turizm Bakanlığı, Anıtlar koruma kurulu, gazeteler, herkese yazdım.
Tam bir yıl kadar sonra bir akrabamdan gidip fotoğraf çekmesini istedim. Onlar da bu gördüğünüz fotoğrafları gönderdiler.
Tek fark baz istasyonu ve imamın anteni sökülmüş, o kadar.
Bizde tarih böyle talan edilir.
İslam öncesi eserlere yönelik bir ilgisizlik olduğunu düşünüyorsanız fena halde yanılıyorsunuz.
İşte en somut örnekler.
Topkapı sarayında, Sultan Selim'in üzerine uzanıp dinlendiği divanı görevlilerden biri evine götürmedi miydi. (Lojman) İlber Hoca'nın bile feleği şaşmadı mıydı?
Bu fotoğraflar Alanya Kalesindeki Süleyman Camiine ait. Aslında Alaaddin Keykubat zamanında yapılmış 1231 yılında. Yani Türklerin Anadolu'da yapmış oldukları ilk camilerden biri. 16. Yüzyılda Kanuni'nin emriyle restore edildiği için Süleyman Camii diye anılıyor.
"Eee, ne olmuş?" diyebilirsiniz. 1000 yıllık camiin minaresine, avlusunda bir köşeye yapılmış (altıncı resim) derme çatma İmam lojmanına baktığınızda anlarsınız ne olduğunu...
Bin yıllık bu eser hala... İbadete açık. Çok iyi dayanmış zamana.
Ancak günümüzdeki sorumsuzluğa dayanamayacağı kesin.
İlk gittiğimizde durum daha da berbattı.
Örneğin imam efendinin televizyon anteni minaredeydi.
Alanya'ya merkezi ezan yayını yapmak için gerekli verici minaredeydi.
Bir de baz istasyonu olduğunu sandığım bir nesne daha vardı. Oysa minarenin az ötesine bir direk dikilir, tepesine o vericiler konabilirdi.
Kale bir tepenin zirvesinde. Alanya tepenin eteklerinde. Anten yere konsa gene olur. Ama hayır, bin yıllık minareye çivilerle, matkaplarla, vidalarla girişeceksin ki tadı çıksın.
Avluda neredeyse 40 metrelik bir hortum yılan gibi salınmış, duruyor. Yerlisi yabancısı, turistler üstünden atlayarak geçmekte.
Avluda bir de sarnıç var. Sarnıç zemin altında... Üstünde İmamın sandığı sepeti vb.
Önce imama sorduk durumu. Minaredeki kıyımı kendince haklı çıkmaya çabalayarak anlattı. Sözüm ona tüm kalede sadece bu minarede verici çalışmış. Ama ben sordukça panikliyordu.
Her açıdan fotoğraf çektim.
Elim nereye ve kime ulaşıyorsa, kaymakam, vali, Turizm Bakanlığı, Anıtlar koruma kurulu, gazeteler, herkese yazdım.
Tam bir yıl kadar sonra bir akrabamdan gidip fotoğraf çekmesini istedim. Onlar da bu gördüğünüz fotoğrafları gönderdiler.
Tek fark baz istasyonu ve imamın anteni sökülmüş, o kadar.
Bizde tarih böyle talan edilir.
İslam öncesi eserlere yönelik bir ilgisizlik olduğunu düşünüyorsanız fena halde yanılıyorsunuz.
İşte en somut örnekler.
Topkapı sarayında, Sultan Selim'in üzerine uzanıp dinlendiği divanı görevlilerden biri evine götürmedi miydi. (Lojman) İlber Hoca'nın bile feleği şaşmadı mıydı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder